Güzel derler bir
dilbere uğradım,
Siyah zülfü mah yüzüne gül gibi.
Boyu kısa ama, kendi münasip,
Uzar gider bir şıvgacık dal gibi.
Giydireyim yeşil ile, al ile,
Besleyeyim kaymak ile, bal ile.
Anan bana versin şunca mal ile,
Koklayayım bir tomurcuk gül gibi.
Kalem aldım kaşın, gözün çatmaya,
Hicap ettim adın sual etmeye.
Seni satan az bahaya satmaya,
Bakıp durur yüz altınlık mal gibi.
Hazere de Karac’oğlan, hazere,
Bir melhem yap, yarelerim tazele.
Bir saray yaptırdım şöyle güzele,
On halayık hizmet etsin kul gibi.
KARACAOĞLAN