Keklik gibi taştan taşa sekersin,
Baykuş gibi azgın azgın bakarsın.
Beni görsen kaşın, gözün yıkarsın,
Şu kara zülfüne kullar olduğum.
Yürü sevdiceğim, hemen hiram ol,
Hublara karşı dur, sen de tamam ol.
Ben ölürsem, cenazeme imam ol,
Kıl kara zülfüne kullar olduğum.
Karac’oğlan der ki: Böyle ne imiş?
Gönül kimi sever, güzel o imiş.
Elmanın iyisin ayı yer imiş,
Bil kara zülfüne kullar olduğum.
Karacaoğlan