Sabahtan vardım da, yoluna durdum,
Gül yüzünü yere yıktı da geçti.
“Sen kimin yârisin?” diye de sordum,
Bir cevap vermeden baktı da geçti.
Dilber nerde doğmuş, nerde illeri?
Ermeni mi, yoksa Rum mu dilleri?
Al yanakta açan gonca gülleri,
Bir hoşça gönlüme soktu da geçti.
Karac’oğlan der ki: Örülmüş başı,
Daha on beşine girmemiş yaşı.
Ok imiş kirpiği, yay imiş kaşı,
Atarak sinemi yaktı da geçti.
Karacaoğlan