
DSİ’NİN YAZISI KAFALARI KARIŞTIRDI
Gazetemizi ziyaret eden S.S. Mut Göksu Sulama Kooperatifi Başkanı Salih Tekin, önemli açıklamalarda bulundu. Kooperatif Başkanı Tekin, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü’nün 2 Ekim 2025 tarihli yazısının, kooperatif camiasında, “sulama kooperatiflerinin kapatılacağı” yönünde ciddi bir algı ve endişeye yol açtığını söyledi. Üreticinin doğrudan katılımıyla yönetilen bu kooperatiflerin, tarımsal sulamanın sürdürülebilirliği açısından önemli bir görev üstlenmekte olduğunu dile getiren Tekin; konunun açıklığa kavuşturulmasını ve kamuoyunun bilgilendirilmesini istedi.
Kooperatif Başkanı Tekin, konunun Türkiye Sulama Kooperatifleri Merkez Birliği’nin (TÜSKOOP) 26 Kasım 2025 tarihinde, Antalya Belek’te düzenlediği sempozyumda da gündeme geldiğini ve tartışıldığını dile getirirken; başka bir medya kuruluşuna konuşan Mut Sakız Sulama Kooperatifi Başkanı Ahmet Sağlam da, konuyla ilgili düşüncelerini ve çekincelerini kamuoyuyla paylaşmıştı.
Mut Göksu Sulama Kooperatifi Başkanı Salih Tekin, yaptığı açıklamada, “Sınırlı Sorumlu Mersin Mut Göksu Sulama Kooperatifi Başkanı olarak ve 600 ortağımız adına, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün 02.10.2025 tarihli ve sulama tesislerine ilişkin envanter oluşturulması ile işletme, bakım ve yönetim sorumluluğunun sulama birliklerine devrine yönelik yazısı, kooperatif camiasında ‘sulama kooperatiflerinin kapatılacağı’ yönünde ciddi bir algı ve endişe oluşturmuştur. Oysa sulama kooperatifleri; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu kapsamında kurulmuş, anayasal güvenceye sahip, özel mülkiyetleri bulunan, kamuya ek bir yük oluşturmadan uzun yıllardır başarıyla faaliyet gösteren yapılardır. Üreticinin doğrudan katılımıyla yönetilen bu kooperatifler, tarımsal sulamanın sürdürülebilirliği açısından önemli bir görev üstlenmektedir. Bu nedenle, söz konusu yazının sulama kooperatiflerinin hukuki statüsünü ortadan kaldırmaya, tasfiyesine veya zorunlu devrine yönelik bir uygulama anlamı taşımadığına dair kamuoyunun açık ve net bir şekilde bilgilendirilmesi gerekmektedir” dedi.
Mevcut durumda görevini başarıyla sürdüren, altyapısını kendi imkânlarıyla kurmuş ve işletme kabiliyeti bulunan sulama kooperatiflerinin haklarının korunması, üreticinin emeğinin ve yatırımlarının güvence altına alınmasının büyük önem arz ettiğini söyleyen Kooperatif Başkanı Tekin, “Kooperatifler, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kamu kurumlarıyla iş birliği ve uyum içerisinde, ülke tarımına ve su kaynaklarının etkin kullanımına katkı sunmaya devam etmek istemektedir” diyerek; bu doğrultuda, yanlış algıların giderilmesi ve sürecin tüm paydaşlarla şeffaf şekilde yürütülmesi yönündeki beklentilerini kamuoyuyla paylaştı.
Gazetemizi ziyaretinde Yazı İşleri Müdürümüz Mehmet Gürbüz’le görüşen Mut Göksu Sulama Kooperatifi Başkanı Salih Tekin; açıklamalarının devamında, sulama kooperatifleri olarak talepleri, çözüm önerileri ve yapılması gerekenleri ise şu maddeler altında sıraladı:
TALEP MADDESİ
Su kaynaklarının etkin ve sürdürülebilir kullanımının sağlanması amacıyla; verimli sulamayı teşvik eden ekipmanların yaygınlaştırılmasına yönelik destek mekanizmalarının güçlendirilmesi talep edilmektedir. Bu kapsamda kartlı sayaç sistemleri, su ölçüm kitleri, toprak nem ölçerler, otomasyon sistemleri ve akıllı sulama ekipmanlarının, Tarım ve Orman Bakanlığı destekleri ile IPARD hibe programları kapsamına alınması büyük önem arz etmektedir.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Su israfının önlenmesi ve tarımsal sulamada verimliliğin artırılması amacıyla; kartlı sayaç sistemleri, su ölçüm kitleri, toprak nem ölçerler, otomasyon ve akıllı sulama ekipmanlarının yaygınlaştırılması gerekmektedir. Bu ekipmanların Bakanlık destekleri ve IPARD hibe programları kapsamına alınması, üretim maliyetlerinin düşürülmesine, iklim değişikliğine uyumlu tarımsal üretimin yaygınlaştırılmasına ve ülkemizin sınırlı su kaynaklarının korunmasına önemli katkı sağlayacaktır. Sulama kooperatifleri ve üreticiler, bu desteklerle modern sulama uygulamalarına daha hızlı ve etkin şekilde adapte olabilecektir.
ENERJİ MALİYETİNİN AZALTILMASI
Tarımsal sulamada kullanılan enerji maliyetleri, sulama kooperatifleri ve üreticiler üzerinde giderek artan bir yük oluşturmaktadır. Özellikle elektrikle çalışan sulama tesislerinde, enerji giderleri üretim maliyetlerinin önemli bir bölümünü teşkil etmektedir.
Bu kapsamda; sulama kooperatifleri ve birliklerine yönelik tarımsal sulama amaçlı elektrik tarifelerinin yeniden düzenlenmesi, indirimli ve sürdürülebilir enerji tarifelerinin uygulanması ile enerji maliyetlerini azaltmaya yönelik destek mekanizmalarının hayata geçirilmesi büyük önem arz etmektedir.
Ayrıca, güneş enerjisi başta olmak üzere yenilenebilir enerji yatırımlarının sulama tesislerinde yaygınlaştırılması, bu yatırımların Bakanlık destekleri ve IPARD hibe programları kapsamına alınması; hem enerji maliyetlerinin düşürülmesine hem de çevresel sürdürülebilirliğin sağlanmasına önemli katkı sunacaktır.
TARIM DANIŞMANI İSTİHDAMI
Tarımsal üretimde verimliliğin artırılması, su kaynaklarının etkin kullanımı ve modern sulama uygulamalarının yaygınlaştırılması açısından nitelikli tarım danışmanlarının sahada aktif olarak görev alması büyük önem taşımaktadır.
Bu kapsamda; sulama kooperatifleri ve birliklerinde görev yapmak üzere tarım danışmanı istihdamının teşvik edilmesi, danışmanlık hizmetlerinin kamu destekleri ve hibe programları kapsamında desteklenmesi gerekmektedir. Tarım danışmanları aracılığıyla üreticilere doğru sulama teknikleri, su tasarrufu, bitki su ihtiyacı ve sürdürülebilir tarım uygulamaları konusunda rehberlik sağlanması, hem verim artışına hem de kaynakların korunmasına katkı sunacaktır.
Tarım danışmanı istihdamının yaygınlaştırılması; üreticinin bilgiye doğrudan ve sürekli erişimini sağlayarak, uygulamada birlik ve standardizasyonun oluşturulmasına önemli katkı sağlayacaktır.
KAÇAK KUYULARLA MÜCADELE
Yeraltı su kaynaklarının kontrolsüz ve izinsiz kullanımı, su rezervlerinin hızla azalmasına ve tarımsal sulamada ciddi dengesizliklere yol açmaktadır. Ruhsatsız ve kayıt dışı açılan kaçak kuyular, hem yeraltı su seviyelerini düşürmekte hem de kurallara uygun şekilde sulama yapan üreticiler açısından haksız rekabet oluşturmaktadır.
Bu nedenle, kaçak kuyularla etkin mücadelenin sağlanması amacıyla denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi, envanter çalışmalarının güncellenmesi ve caydırıcı yaptırımların kararlılıkla uygulanması büyük önem arz etmektedir. Aynı zamanda, su kullanımının izlenebilirliğini artırmak için ölçüm ve kayıt sistemlerinin yaygınlaştırılması gerekmektedir.
Yeraltı su kaynaklarının korunması, ancak tüm kullanıcılar için eşit, adil ve sürdürülebilir bir su yönetimi anlayışıyla mümkün olacaktır. Bu kapsamda, yasal mevzuata uygun hareket eden üreticilerin korunması ve su kaynaklarının gelecek nesillere aktarılması temel hedef olmalıdır.
NİTRATA HASSAS BÖLGELER
Tarımsal faaliyetler sonucunda ortaya çıkan nitrat kaynaklı kirlilik, yeraltı ve yüzey sularının kalitesini olumsuz etkilemekte; çevre, insan sağlığı ve sürdürülebilir tarım açısından önemli riskler oluşturmaktadır. Bu nedenle nitrata hassas bölgelerin belirlenmesi ve etkin şekilde yönetilmesi, su kaynaklarının korunması açısından büyük önem taşımaktadır.
Bu kapsamda, nitrata hassas bölgelerde uygulanacak tarımsal faaliyetlerin bilimsel veriler ve sahaya özgü analizler doğrultusunda planlanması, gübreleme ve sulama uygulamalarının kontrollü ve izlenebilir hâle getirilmesi gerekmektedir. Üreticilerin bu bölgelerde uyması gereken kurallar konusunda bilgilendirilmesi ve rehberlik edilmesi, uygulamada karşılaşılabilecek mağduriyetlerin önüne geçecektir.
Ayrıca, nitrata hassas bölgelerde faaliyet gösteren üreticilere yönelik ek destek mekanizmalarının oluşturulması, çevreyi koruyan ve sürdürülebilir üretim yapan çiftçilerin teşvik edilmesine katkı sağlayacaktır. Bu yaklaşım, hem su kalitesinin korunmasını hem de tarımsal üretimin devamlılığını birlikte güvence altına alacaktır.

SALİH TEKİN
Mehmet Gürbüz