Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mersin
Açık
30°C
Mersin
30°C
Açık
Perşembe Parçalı Bulutlu
30°C
Cuma Açık
31°C
Cumartesi Açık
31°C
Pazar Parçalı Bulutlu
30°C

İKİ CEYRAN GÖTÜRDÜLER BAHÇEYE

İKİ CEYRAN GÖTÜRDÜLER BAHÇEYE

İki ceyran götürdüler bahçeye,
Girdim, o bahçenin gülleri bir hoş.
Yağar yağmur, serin serin bad eser,
Irganan selvinin dalları bir hoş.

Yâr oturmuş, kurulur naz postuna,
Hiç bakmıyor yarenine, dostuna.
Yaz gelince çayır, çimen üstüne,
Yâr bade doldurur, elleri bir hoş.

Çıkmış yücesine avını avlar,
İnmiş enginine ceylan kovalar.
Değmen şu ceyrana beyler, ağalar,
Şirin şirin söyler, dilleri bir hoş.

Karac’oğlan der ki: Âşıkım saza,
Dayanılmaz Sunam sendeki naza.
Elinde kadehi, dudakta meze,
Gerdana dökülen telleri bir hoş.

Karacaoğlan