Anamur – Silifke
arasına yapılması planlanan 20 civarında balık çiftliklerine karşı Cumartesi
günü Anamur eski Cumhuriyet Alanında saat 15.30 da miting yapıldı.
Mitingi Mersin
Çevre Derneği Anamur Temsilciliği düzenledi. Mersin, Silifke, Taşucu, Aydıncık,
Bozyazı, Anamur’da yer alan Çevre dostları katıldı. Miting öncesi konser ile
coşan çevreciler sık sık sloganlar atarak; balık çiftliklerinin kurulmasına
karşı duruş sergilediler.
Saygı duruşu ve
İstiklal Marşı ile başlayan mitingde, Anamur Merçed Temsilcisi Av. Seyda Afyoncu,
Mersin Çevre Derneği Başkanı Sabahat Aslan, Mersin Barosu Şehir ve Kent Konseyi
Komisyonu Başkanı Av. Sevim Küçük, uzun yıllar Muğla yöresinde görev yapan
Emekli Astsubay Muzaffer Örs, CHP Mersin Milletvekili Av. Alpay Antmen ve
Anamur Belediye Meclis Üyesi, Anamur Hayvanları Koruma Derneği Başkanı
Veteriner Hekim Ali Kubilay Erdal birer konuşma yaptılar.
Konuşmalarda özet
olarak ;
Av. Şeyda Afyoncu :
“Keşke bugün burada, balık çitliklerinin kurulumuna dair bakanlık kararlarını
protesto etmek yerine iptal edilmesini kutlasaydık. Ama ne yazık ki
gösterdiğimiz tepkilere, verdiğimiz mücadeleye rağmen balık çiftlikleriyle
ilgili ÇED raporları bakanlık tarafından olumlu bulunmuştur. ÇED raporları
geçtiğimiz ay yayınlanmasıyla birlikte 1 aylık dava açma süresi başlamış olup,
önümüzde az bir süre kalmıştır” dedi.
Sabahat Aslan : “Daha
çok para kazanma uğruna maalesef suyumuz, havamız ve topraklarımız kirletildi.
Sistem artık temiz hava solumamızı, temiz su içmemizi ve doğal gıda tüketmemizi
engelliyor. Buna evet diyemeyiz. Bu politikalar dünyamızı felakete
sürüklemektedir. Hep birlikte artık bu politikalara ‘hayır’ diyoruz.
Uluslararası tekeller ve yerli işbirlikçileri maalesef artık Mersin’in tarihi
ve doğal güzelliklerini yağmalamak için hareket geçmiş durumda. Mersin’i
gelişmiş ülkelerin sanayi çöplüğü haline getirmek için birçok yerde bizlerden
habersiz planlar yapılmaktadır. Hep birlikte bu planları bozmalıyız. Bize
rağmen bu balık çiftliklerini yapamayacaklar. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar
yoğun balık çiftlikleri kurulamamıştır.”
Av. Sevim Küçük : “Vaat
ettikleri gibi iş imkanı sağlasalardı o kadar çok balık çiftliği kuruldu ki
Türkiye’de şimdi işsiz kimse kalmazdı” diye konuştu .
Muzaffer Örs : “
Muğla’da görev yaptığım süre içinde Bodrum, Milas koylarına yapılan zararları
bizzat gözlemledim. Balık çiftlikleri koyların başına bela oldu. Torba, Güllük
koylarında artık dalgıçlar o güzelim koylara dalamıyorlar. Turizm cennetimize
balık çiftliklerinin kurulmasına izin vermeyin. “
CHP Mersin
Milletvekili Av. Alpay Antmen : “Doğal güzelliklerin, temiz toprak ve suyun
çocuklara miras kalması için Akkuyu’da nükleer santrale ve bölgede balık
çiftliklerine izin vermiyecegiz. Herkes çok samimi bir şekilde şunu sormalı ‘Bu
balık çiftliklerinin Anamur’a ne faydası var?’ Tabi ki hiç faydası yok. O zaman
niye geliyorlar bu cennet vatana? Üç beş kişinin zengin olması için Anamur
sahillerinin katledilmesine izin vermeyeceğiz” dedi.
Ali Kubilay Erdal
ise, belediye meclislerine bu konuda alınan kararların dikkate alınmasını,
bundan böyle yerel yönetimlerde, balık çiftliklerine karşı duruşumuz devam
edecektir. “ dedi.
Son konuşmanın
ardından, mitinge katılanlar, sanatçıların çaldığı türkülere eşlik ettiler.
Birlikte halay çektiler.
Silifke, Aydıncık,
Anamur’da yapılan çed toplantılarında halkın tepkisi üzerine açıklama yapan o
dönemin Çevre ve Şehircilik bakanı Mehmet Özhaseki “ Balık çiftliklerine izin
vermeyeceğiz. “ demesine rağmen, 20 yakın balık çiftliklerine izin verilmiş
bulunmaktadır.
Bir aylık süre
içinde başta Merçed olmak üzere, yerel yönetimlerin ve duyarlı çevrecilerin
dava açma süreci başlamış bulunmaktadır.
Anamur’da mitingde
gördüğümüz seçim döneminde var olan katılım yoktu. Ama duyarlı toplum orada yer
aldıklarını gördük. Anamur’da, Bozyazı,
Aydıncık, Silifke’de balık çiftliklerine karşı duruş devam edeceğe benziyor.
Bodrum’da dostumuz
Gazeteci Yaşar Anten’den aldığım izlenim, Milas’ta görüştüğümüz Çevre
Dernekleri yöneticilerinin aktardıkları ile Bodrum ve Milas koyları çamur
yığınları ile dolu. Artık o bölgede canlılar yaşamıyor, artık dalgıçlar oralara
dalmıyorlar. Özellikle Aydıncık yöresinde, dalgıçların gözdesi yerler balık
çiftlikleri ile yok edilecek.
Mersin’de duyarlı
toplum ayağa kalkarsa, buna izin vermezler. Zaten bir girerlerse, çıkmazlar.
5-10 yılda bir o koydan, o koya taşınır dururlar.
Çevrecilerin işi
zor, ama başaracaklarına inanıyoruz. Yolları açık olsun.