30-40 yıl önce Mersin, Adana, Hatay, Gazi Antep’ten insanlar gelmişler. Bir derman aramışlar. Erzin’de içmelere gelip, şifalı suları içmişler. Dolmuşlar, kamyonlar, otobüsler, at arabaları ile gelip, çadırlar kurmuşlar Amanos dağları eteklerinde akan şifalı sudan içmişler. Hem su içmişler, hem de ormanın eteğinde dinlenmişler.
Yıllar sonra birileri buraları keşif edip, bu su kaynağının başına İsos / Hattusa ortaklığı kurup, 30 bine yakın kişiyi sağlık merkezinde bir araya getirmişler. Artık şifalı su içiliyor. Ama onun yanında bu sular ısıtılarak termal su ile havuzlarda, odalarda insanlara yaşam veriyor.
4-5 yıl önce inşaat döneminde tanış olduk. 3-4 yıldır geliyoruz. Mersin, Adana, Osmaniye, Hatay, Gazi Antep, Kahraman Maraş, Malatya gibi illerden akın akın geliyorlar. Çok hayaller verilmiş, bir kısmı yerine gelmiş, bir kısmı ise hayal ötesinde kalmış. Acenteler çok abartmışlar, anlatılanlar sözleşmelerde yer almamış. Şimdilerde bu ayıpları düzeltmeye çalışıyor.
Hedeflenen 3 bölüm bitmek üzere, önüne keresteden tahta evler yapılıyor. Katar’lar gibi yeni müşterilere pazarlanacağı söylenti halinde. Kış dönemi, bahar dönemi, yaz dönemi. Samsun, Balıkesir, Ankara, istediğin yerde konaklamak olası. Gelemezsen kiraya ver, usanırsan sat. Ama görmüşler ki, yaz döneminde kiralama, satış var. Diğerlerinde yalnız konaklama ile yetineceksin.
Erzin İsos / Hattusa tesisleri Başlamış köyünde yer alıyor. Başlamış, orta bir yerde birkaç km. ötede Osmaniye, biraz öte gidiyorsun Dörtyol başlıyor. Dağların tepesinde; Olukbaşı, Cevdetiye Yaylaları, Şahin Tepesi, Uzun Ziya Tepesi. Sabahları güneş oradan doğuyor. Akşam ay oradan tepelerin arasından Erzin’e bakıyor. Akşam olunca güneş Yumurtalık üstünden Toros dağlarının ardında kalıyor. Ay Dede de öyle, akşam doğuyor, sabahları görünmez oluyor.
Amanos dağlarının serin, orman esintisi sürekli yalıyor. Bir bakıyorsunuz Akdeniz’in meltemi aşağıdan aşağıdan esiyor. Dağların altından sular aşağıya akıyor. Mandalina, portakal, zeytin, nar ağaçları, meyveler, sebzeler Erzin Pazar yerinde tüketiciye ulaşıyor. Pazar yeri Erzin sularının aktığı dere kenarında kurulmuş.
Tesislerin yanında bir mandalina bahçesinden isteyen konuklar kendi elleri ile toplayıp, orada terazide tartıp, kilosu 1,5 liradan satın alıyorlar. Kazlar, ördekler bahçenin içinde çocuklara eğlence oluyor. Üç kadın sıkma, börek, bazlama yapıyorlar, konuklara ayran ya da közde çay ile ikram ediyorlar.
Geçen yıllara göre hizmette aksamalar var. Baharda olan yangın gerekçe gösteriliyor, ama ülkede ekonomik sıkıntılar burada kendini gösteriyor. Burada da kriz kendini gösteriyor.
Ortakların en büyük şikayeti ise, dolar bazında alınan yıllık aidat. 100-150 dolar. Bunların TL. cinsine dönülmesini istiyorlar. Her yıl enflasyon, memur, emekli katsayısı gibi değerler artış oranı kabul edilebilir.
Amanos dağlarında Gülbahar ile Osman’ın aşkı dinlenedursun; Amanos dağları eteklerine doğa cenneti sunuyor. Yeşilin, sarının, tonlarının cümbüş olduğu doğa güzellikleri yansıtmaya devam ediyor.