DOLAR
35,5684
EURO
37,0772
ALTIN
3.099,42
BIST
10.029,31
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mersin
Az Bulutlu
16°C
Mersin
16°C
Az Bulutlu
Salı Çok Bulutlu
15°C
Çarşamba Çok Bulutlu
12°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
14°C
Cuma Parçalı Bulutlu
15°C

GÖKSU NEHRİ

GÖKSU NEHRİ
A+
A-

Mut’un en önemli akarsuyu Göksu’dur.

Eski kaynaklarda nehirden “Kalykadnos” olarak söz edilmektedir.

Toroslar’ın en önemli akarsularından biri olan Göksu Nehri’nin yolculuğu Eşenler Dağı eteklerinden başlayıp 260 km yol kat ederek Silifke’de Akdeniz’le buluşmasıyla sona erer.

Göksu, ismini renginden almaktadır. Yılın belli bir döneminde yeşil ve mavi karışımı (halk arasında bu renk değişimi “göğermek” ya da “gövermek” olarak adlandırılıyor) bir renk almaktadır. Renk değişiminde yağışlarla gelen ve deltayı besleyen tortuların payı büyüktür. 

Renginin ünü yanında bir başka özelliği de nehrin Akdeniz’e uzanan yolculuğu boyunca iki kez yeraltına batıp çıkmasıdır.

Göksu Nehri, bunların yanında asıl ününü 1190 yılında III. Haçlı Seferleri sırasında, Alman İmparatoru Friedrich Barbarossa’nın bu nehirde boğulmasına borçludur.

Göksu Nehri, her ikisi de Göksu adını alan, iki ana kol Ermenek Göksuyu ve Hadim Göksuyu’nun Mut yakınlarında Suçatı Köyü’nde birleşmesinden oluşmakta, irili ufaklı birçok dereden de beslenmektedir. Göksu Nehri, bütün Taşeli Platosu’nu sulamaktadır.

Nehrin en önemli kolu olan Ermenek Çayı, Geyik Dağı etekleri – Çekiç Dağı’ndan (2359 m) doğarak doğuya doğru akar. Çıkış noktasından Mut’a kadar akarken Ermenek Çayı, sırası ile Fariske Çayı, Küçük Çay, Zeyve Çayı, Ecel Deresi, Balkusan Deresi ve Erik Deresi sularını alır. Gezende Bükü’nü geçtikten sonra Adras Dağı altında Yerköprü’ye girer. Mut yakınlarında Suçatı Köyü’nde diğer kol ile birleştiği yere kadar uzunluğu 170 km’dir.

Hadim Göksu’yu ise, ilk kaynaklarını Taşkent’in batısındaki Gevne yaylalarından alır. Gökdere’de Gürlevik Pınarı ve Taşkent Suyu’nun katılmasıyla Hadim Göksu’yu oluşur. Daha sonra Eşenler Aladağ arasında Yerköprü denilen yerde batar, kısa bir süre sonra tekrar yüzeye çıkar. Karasu, Kızılca Çayı ve Yargılı Çayı’nı aldıktan sonra, Bucakkışla’ya kadar çok sarp ve çetin boğazlardan geçer. Karasu’yu alır. Kıravga’da tarihi köprüden sonra Kıravga Pınarı sularını alır. Mağras Dağı’nın doğusunda Çağlağı Kapızı’ndan sonra Hocantı Suyu’nu alır. Soldan Pirinç ve Kırkpınar suları katılır ve Suçatı’nda Ermenek Göksuyu’na katılır. Hadim Göksuyu’nun başlangıcından bitimine kadar uzunluğu 180 km’dir.

DÜNDEN BUGÜNE HER YÖNÜYLE MUT

Antalya, Konya, Karaman ve Mersin illerinden akan ve Akdenize dökülen bir nehirdir.
Göksu nehri 260 km uzunluğundadır. Aşağı yukarı aynı uzunlukta iki kolu vardır, kuzey kolu Gökçay güney kolu ise Gökdere’dir, ikisinin kaynağıda Toros Dağları’ndaki Geyik Dağları’ndan çıkar. Geyik Dağları Antalya-Gündoğmuş ve Konya-Hadım arasındadır ve Alanya’nın 50 km kuzeyinde bulunur. Bu iki kol Karaman- Ermenek’i geçtikten sonra Mut’un güneyinde Suçatı köyü yakınlarında birleştikten sonra Göksu adını alır.Göksu daha sonra Taşucu ile Silifke arasından Akdeniz’e dökülür.
Göksu Nehri özel doğa yapısı nedeniyle Çevre ve Orman Bakanlığı’nca koruma altına alınmıştır.
İmparator Frederick Barbarossa Üçüncü Haçlı Seferi sırasında 1190 yılında Göksu’da (o zamanki adıyla Saleph) boğulmuştur. Göksu Nehri’nde, Mut’un güneyinden başlayarak 90 km’lik bir bölümünde su sporları yapılır. Genellikle yavaş akışlı bir nehir olması nedeniyle raftinge (akarsu veya nehir botu sporu) yeni başlayanların deneyim kazanmaları için son derece uygundur.

Fotoğraf: Mehmet Gürbüz