Binlerce yıl Anadolu’da insanlar barış içinde yaşamışlar. Bir uçtan bir uca uygarlıklar yaratmışlar. Kültürler kaynaşmış. Sümer, Eti, Bizans, Roma, Frigya, Selçuklu, Osmanlı. Ermeni’si, Rum’u, Süryani, Tahtacı, Abdal, Roman, Çingene, Ezidi, Kürdü, Laz’ı..
Sonra bölmek için birileri onları ayırmış. Birileri öne çıkmış, diğerlerini ötekileştirmiş. Marangozun keseri vardır ya,
“hep bana, hep bana” der.
Tahtacının bıçkısı vardır.
” Bir sana, bir bana” der.
Onu yapamamışlar. İngiliz oyunu, Emevi, Vahabi oyunu ile Anadolu’da insanlar ötekileştirilmiş. Önce Ermeni, Kürt, sonra Kürt, Türk, Sünni, Alevi, kıyıda köşede Ezidi, Süryani, Rum demişiz. Aman sırf Türk ırkı olsun. Irkçılık, ümmetçilik. Onları birer birer ayırmışız.
İşte ülkemde insanlar bir birlerine dost yerine düşman olmuş. Eline yetkiyi alan hem de demokrasi için ele alan yönetimler, çalmak çırpmak için ümmete sığınmış, ırkçılığa sığınmış. Ötekileştiklerini içeri tıkmış. Elinden ekmeğini almış.
Bu ülkede bir şeyler oluyor. Hak, hukuk, adalet bitince sağcısı solcusu bir ortak paydada birleşiveriyor. 12 Eylül öncesi 40’a bölünen düşünce, siyasal yapı; bir araya geliyor. İttifaklar kuruyor. Millet, emek ve demokrasi ittifakı ile yola çıkıyor.
Birisi ANKARA’dan İSTANBUL’a yola çıkıyor, ardından milyonlar onu takip ediyor. Sol, sosyalizm derken, elden kayıp giden parlamenter sisteme kul köle oluyoruz. Gezi’de insanlar bir araya geliyor. Dağını, ağacını, ormanlarını korumak için bir araya geliyorlar.
1961 Anayasası ile kazanılan tüm haklar bir bir kaybolmuş. Tek adam, Cumhuriyet, demokrasi gitmiş. Cumhuriyet kazanımları bir bir satılmış. Halife olmak, hedefe varmak için her şey mubah kabul edilmiş.
Ülkede bir şeyler oluyor. Sağ sol demeden ötekiler bir araya geliyor. Birleşe birleşe yola devam ediyorlar. Az kaldı 2 ay sonra hak, hukuk, adalet yerini bulacak.
Anayasada EŞİT YURTTAŞLIK HAKKI sağlanınca barış gelecek. Nefret yerini sevgiye bırakacak. İşte o zaman ötekiler insan olduğunu anlayacaklar.
Haydin bu türküyü söyleye söyleye yola çıkalım. O zaman insan onuru yücelecek. Deprem yaraları sarılacak. Buna büyük gereksinim var.
ÖTEKİLER BİR ARAYA GELECEK. HAK, HUKUK, ADALET YERİNİ BULACAK. 15 MAYIS’ta yeni bahar güneşi ile uyanmak dileğiyle.