İlkokul 1. Sınıfa giden kızımın matematik ödevi
1’den başlayarak 100’e kadar ritmik sayma.
2’den başlayarak 100’e kadar ritmik sayma
5’er, 10’ar, 20’şer ritmik sayma.
Velhasıl sayma işlemini kavrayıncaya kadar saymaya devam ediyoruz.
Bugünlerde millet olarak da tek gündemimiz ritmik sayma işlemi.
Seçimleri yaptık. Sandıkları saydık. Ülkenin her yerinde sonuçları belirledik. Belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, muhtarlar, azalar görevlerine başladılar. Gel gör ki en büyük şehrimiz metropol İstanbul seçimlerini bitiremedik. 15 gündür sayıyoruz. 24 haziran seçimlerinde saat 22:30 olduğunda neredeyse tüm ülkenin seçim sonuçları belliyken 31 mart yerel seçimlerinde nedense sonuç alamadık.
Şaibe iddiaları, seçmen kaydırma isnatları gibi bir çok itirazla ülke gündemi çalkalanıyor. YSK tüm milletin gözleri üzerinde itirazları değerlendiriyor. Sona gelindiğinde neredeyse ülkenin yarısı YSK kararlarını suçlayacak. Kazanan ve kaybeden olarak ülke ikiye bölünecek.
Seçimleri en güvenilir bir şekilde gerçekleştirmek, seçim ve sandık güvenliğini sağlamak hükümetin görevidir. Eğer iddia ettikleri gibi seçim güvenliği sağlanamadı ise, sandıklarda hile ve şaibe varsa bu işin sorumluları olarak İçişleri ve Adalet bakanları neden hala görevlerinin sorumluluğunu yerine getirmemektedir?
Bu sorumluluk görevlerini layıkıyla yapamadıkları için veya yapmadıkları için bir müeyyide gerektirmez mi?
Seçmen listeleri askıya çıktığı zaman parti teşkilatlarının usulsüzlükleri tespit ve itiraz görevleri varken bu görevlerini yerine getirmeyen il ve ilçe başkanları neden hala görevlerine devam etmektedirler?
Seçmen listelerine itiraz süresinde itiraz edilmeyip sandıkta mağlup olunca yapılan itiraz oyunbozancılık değil midir?
Ülke olarak şaibesiz ve adaletli bir sonuç için günlerdir bekliyoruz. Kazanan her kim ise artık ilan edilmeli ve mazbatası verilerek sonuç ilan edilmelidir. Kaybeden her kim ise de sonucu kabullenmeli ve demokrasinin gereğini yerine getirerek rakibini tebrik etmelidir.
Sandıkları tekrar tekrar günlerdir saymakla, olmadı bir daha saymakla, sayımları engellemekle ve yavaşlatmakla sadece millete değil cümle aleme rezil oluyoruz.
Koskoca bir ülke bir şehrin sandık sonuçlarını günlerdir öğrenemedi. Gerçek gündemimizden bihaber şekilde sadece seçim sonuçlarına odaklandık. Oysa ekonomi önceliğimiz olmalıydı. Daha dün açıklanan işsizlik oranları gerçek gündemimiz olmalıydı. İşsizlik oranlarımız son 10 yılın en yüksek seviyesinde maalesef. %14.7 gibi bir rakamla yani 4,5 milyon kişi ile birlikte korkunç bir işsizler ordumuz var. Genç nüfustaki işsizlik oranlarımız çok daha yüksek. %26,7 genç işsiz oranımız.
Akaryakıta gelen zamlar, elektriğe gelen zamlar ve saymakla bitmeyecek her şeye gelen zamlar esas ilgilenmemiz gereken meselelerdir.
Seçim sonuçlarının şaibeye meydan vermeden, kazanan ve kaybeden içinde adil bir şekilde sonuçlandırılması ve demokrasimize gölge düşürülmeden açıklaması millet olarak dileğimizdir.
İdarecilerimizden, hükümetimizden dileğimiz ise bir an önce ritmik saymayı bırakarak, sonuçlandırarak ülke ekonomisinin ateşini düşürmeleri ve bu yangını söndürmeleridir.