Gelin bu yazımızın konusu, Mut Çıtlık Dergisinin bir iki sayfası olsun…
Örneğin “Öğretmen Sayfası”, “Anne baba Sayfası” ve “Bir Demet Mut Halk Çiçeği”…
“Bir Demet Mut Halk Çiçeği”…
18.’sini yaptık 71. (Ocak 2025) sayımızda. Her Ocak ayında yapıyoruz bunu. Öleli beş yılı doldurmuş yirmi insanın fotoğrafını paylaşıyoruz arka kapakta. Halktan insanlar hepsi de. Hiçbir ayrım gözetmiyoruz bu konuda. Ve insanların o kadar ilgisini çekiyor ki bu, ilk baktıkları yer burası oluyor. Üç dört kişi toplanıyor hemen, fotoğraftakileri tanımaya çalışıyorlar.
Bu konuda kimseden bir kuruş para istemiyoruz, vermeye kalkışanlardan da almıyoruz zaten. Bizim buradaki tek ereğimiz, insanları unutturmamak, ölmüş olsalar bile andıkça onları canlandırmak.
“Anne Baba Sayfası”…
Anne ve babalarımızdan unutamadığımız atasözü gibi güzel sözleri paylaşıyoruz burada da. Niyetimiz onları, o güzel insanları unutturmamak.
“Öğretmen Sayfası”…
Öğretmenlerimiz çok sevdiğimiz, bizlerde çok emeği olan insanlardır. Onlara sevgimiz saygımız büyüktür. Onları, onların güzel anılarıyla yaşatmaya çalışıyoruz.
Peki Mut Çıtlık Dergisini 18 yıldır yaşatan güç nedir?..
Elbette ki içinde ağırlıklı olarak Mut Halkının, Mut kültürünün, çocukluğumuzun, bugünümüzün ve yarınımızın olmasıdır. Ve Mut halkının; Mut içinden ve Mut dışından, içinde kendilerini bulduğu bu dergiye sahip çıkmasıdır.
Bir başka anlamıyla da, bütünüyle bir “Mut belleğidir” Mut Çıtlık Dergisi, özellikle kültür sanat alanında Mut’un kayıt altına alınmasıdır.
Ve öyle umuyoruz ki, yıllar sonra bu dergi Mut İçin “Altın bir dergi” olacaktır.
İşte bu yüzden de ben, Mut Çıtlık Dergisinin bütün sürdürümcülerine (abonelerine), katkı sunanlarına ve dergiyi yazılarıyla besleyen tüm dostlarımıza, dergiye emeği geçen herkese bir kez daha çok teşekkür ediyorum.
“Hangi ilçenin ve hatta hangi ilin böyle bir dergisi var?” diye soranlar oluyor. Kolay kolay bulamazsınız. Bu yüzden dergide emeği olan herkesin kendisiyle gurur duyması gerekir.
Sevgiyle, sağlıkla, saybanla!..