Türkiye’nin kırmızıya boyanmasına sevinmeyenimiz yok. Değişimin gücünün kimde olduğunu halkımız söyledi. Zaman kayıp gidiyor, çözüm bekleyen yığınlarca sorun gün gibi açık, sırıtıyor. Kimse partiler arası diyaloğa karşı değil.
Geçtiğimiz günlerde CHP ekonomi kurmayları, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’le görüştüler. Enflasyon, pahalılık, işsizlik, asgari ücret, yeni vergilerin yükü konuşuldu…
Sayın Şimşek daha önce de aynı politikalarla ülkeyi çökertmedi mi? Yeni politika diye yeni vergi yükünü yine yoksullara yüklemeden geri adım atmadı. Çok kazananlardan çok, az kazanandan az vergi alacağız deseler de geniş halk kitlelerine yük bindirildi.
Kamuda, devlette tasarrufların yapılmadığını, şımarık harcamalardan vazgeçemediklerini hâlâ yaşıyoruz. Tasarrufun sadece adını söylüyoruz. Devletin satın alma giderleri birden binlere çıkmış. Lüks yaşam, savurganlıklar alabildiğine tavan yapımış. Akşam evine dönen ana, baba çocuğuna sıcak ekmek alamayacak, milyonları kim düşünür.?
Kimse kendini kandırmasın. 22 yıldır millet kan kusmaya devam ediyor. Yaşanılacak güzel günler sürekli yıllar; yıllara havale ediliyor. İşte yine Karadeniz’de eskiden bulunan hayali gaz, piyasaya yeniden servis edildi. İktidar uğruna feda etmedik hiç kurum, kuruluşumuz kalmamış. Ayaklarımız zincirlenmiş, ülkemizde esir durumuna düşmek üzereyiz.
Uyanır mıyız?
Bekleyip göreceğiz…
Cemil COŞGUN
1.07.2024