DOLAR
35,9674
EURO
37,1670
ALTIN
3.307,32
BIST
9.951,65
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mersin
Açık
14°C
Mersin
14°C
Açık
Cumartesi Parçalı Bulutlu
14°C
Pazar Hafif Yağmurlu
14°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
13°C
Salı Çok Bulutlu
14°C

Nihat MUSTUL

YAZARIN KALEMİNDEN

ZAMAN HER ŞEYE YETİYOR AMA BİR ŞEYE YETMİYOR

A+
A-

Evet, birebir konuşmak istiyorum seninle kardeşim, seninle, seninle…
Zamanını her şeye yetiriyorsun, ama bir şeye yetmiyor zamanın. Nedir bu, neden bu?
Örneğin günde yedi sekiz saat uyuyorsun…
Toplasan, neredeyse dört beş saat televizyon izliyorsun…
Günlük telefonla sıkı fıkı arkadaşlığın en az dört saat…
Mutfak üç saat…
Erkeksen üç dört saat kahvede oyun…
İş saatlerin…
Daha neler neler…
Bak kardeşim, benim işim seni sorgulamak değil, asla, olsa olsa usuna minnacık bir soru imi kondurmak, bu kadar.
Bütün bunlara üç aşağı beş yukarı bu kadar zaman ayırıyorsun değil mi? Ama gün koskoca yirmi dört saat bak, bir şeye bir saat bile zaman ayırmıyorsun. Geçelim bir saati, geçelim yarım saati, yirmi dakika bile.
Diğerleri çok ucuz da bu çok mu pahalı?
O zaman oturup bir düşüneceksin kardeşim, oturup bir düşüneceksin. Tabi ki ilk başta da kendini sorgulayacaksın. Bu işin olmazsa olmazı bu. Arkasından da sana zamanı dareden bu çarpık sistemi sorgulayacaksın.
Bak haftanın günleriyle de hesap yapabilirsin.

Bunu biraz da şuna benzetiyorum ben sevgili kardeşim…
Diyelim ki bir kent toplantısı var, toplantıya da sorumluluk sahibi yedi sekiz kişi katılıyor. Konu kentin kalkınması:
-Işıl ışıl dev caddelerimiz olsun…
-Araç park yerlerimiz çoğalsın…
-Kentimizin tarım değerlerini simgeleştirelim, şenlikler yapalım…
-Tarihi değerlerimizi öne çıkaralım, turizmi geliştirelim…
-Hayvancılığı gözden çıkarmayalım…

Peki kardeşim, burada da bir eksiklik yok mu, senin yetiremediğin zaman gibi?
Bir kent sapsarı altından olsa bile, o kent ille de altın olmaz kardeşim, olmaz. Çünkü hamurunda “tuz” yoktur. Hesaba katılmayan, gerek bile duyulmayan…
Kanatlarımız hep kırık ya, işte bundan…
Böyle isteniyoruz ya, bundan…

Yazarın Diğer Yazıları