31 Mart’a az bir süre kaldı.Yerel seçimlerden çok ülkenin BEKA meselesi tartışılmakta.Beka- meka yoktur,beka da neymiş diyenler,algılarla gerçekleri örtmeye çalışanların işgüzarlığından başka bir şey değildir.Kendileri de bal gibi biliyorlar ülkemizde bir beka meselesinin olduğunu.Biraz Türk tarihinden haberi olanlar Türk’ün bekasının 1071 Malazgirt’le başladığını günümüze kadar devam edip geldiğini çok iyi bilirler.”Beka meselesi;yüreğiyle,zihniyle bu topraklara bağlanmışların bağımsızlık ruhunun yükselişidir…Türkiye’nin istiklal yürüyüşünün kararlılığıdır.Her türlü küresel kuşatmayı püskürtmenin yeminidir….Terör örgütleriyle Türkiye’ye diz çöktürtmenin şer çabası karşısında “ya istiklal ya ölüm” diyebilenlerin haykırışıdır.” Yoğun ve amansız bir propaganda dönemi yaşanıyor.”Zillete ümit bağlayanlar her şeyi göze almış durumdalar.Bir tarafta PKK ile kumpas kurup FETÖ ile işbirliği yapıyorlar,diğer taraftan sureti haktan görünüp milletin zihnini bulandırabilmek için yalanın,riyanın,iftiranın zirvelerinde dolaşıyorlar.…Türk milletinin yaşadığı ekonomik sıkıntıları bile istismar ediyorlar,yaşanan ekonomik sıkıntılar yüzünden HDP ile birlikteliğini bile meşrulaştırmaya çalışıyorlar. “Asker ve polis katilleriyle ne işiniz var?” diyoruz “domates, biber, soğan kaç lira oldu biliyor musunuz?” diye laf cambazlığı yapıyorlar. Yarın vatan Irak’a, Suriye’ye, Afganistan’a dönerse sizi “domates, biber, soğan “ kurtarmayacak. Ekonomide bugün sıkıntı çekilir, yarın düzlüğe çıkar. Vatan elden giderse ne olacak?”(Y.Çiçek) Dün yaptığımız esnaf ziyaretlerinde gözlerinde samimiyeti gördüğüm CHP ‘li bir esnaf kardeşimiz “ne olur bize hain demeyin” demişti. Bu söz karşısında söyleyecek bir söz bulamamıştım. Bu konunun iyi anlatılmamış olmasının üzüntüsünü yaşadım. Bizim derdimiz yanlış siyasetlerle,yanlış insanlarla,milli güvenliği tehdit eden olaylarla.. Partisi mezhebi ne olursa olsun saygı duyarız.CHP içinde çok değerli ülke sevdalısı Atatürkçü saygın insanların olduğunu biliyorum .Elbette bu güzel insanları tenzih ederek bazı basına da yansımış olan olaylara değinmek istiyorum..Her ne kadar PKK ‘nın bu kadar yayılıp etkinleşmesinin günahı AK Partiye yıkılmak istense de PKK’nın önünü açan AK Parti değil CHP’dir.Daha doğrusu o zaman ki adı ile SHP.Kandildeki PKK şefi Murat Karayılan yazdığı bir kitapta bundan bahseder.1991 genel seçimlerinde 22 HEP’li millet vekili onların sayesinde meclise girmiştiler..Bu dayanışma bugünde bütün çıplaklığı ile devam etmektedir.Bugün aday çıkarmayan HDP,zilletin çıkardığı aday veya adayları kontrol altına alarak belediyelere yayılmak amacındalar..Bunlar bütün emirleri Kandilden aldığına göre ,zilletin ucunun nereye çıktığını varın siz hesap edin.HDP’ ye adeta taşıyıcı annelik yapanlar,yıllardır terör örgütünün baskısından ,şiddetinden çekmediği kalmayan bölge halkına aslında kötülük yapmaktadırlar. Ellerini kanla yıkayanlar temiz olamazlar.Bu iki partinin bir birlerinden beklentileri vardır.Bu kamuoyundan açık bir şekilde gizlenilmeye çalışılsa da basından ve halkın gözünden kaçmamaktadır..Teröre destek veren,ondan medet uman hangi parti hangi görüş ve düşünce olursa olsun bu ülkede başarılı olamaz.Sadece ülkenin gelişmesini yavaşlatır o kadar. Başarılı belediyeler partilerini iktidara taşırlar.1989-94 arası İstanbul Belediyesi, Nurettin Sözen dönemi, İSKİ yolsuzluğu, su ve çöp sorunları, ideolojik ve siyasal kadrolaşma, halk arasında memnuniyetsizlik yarattı. Bu da 1994 Erdoğan belediyeciliğini başlattı. Bu başlangıç ta AK Parti iktidarının başlangıcı oldu. Yerel yönetimlerde başarı şansının olmadığını bilen CHP, değişik partilerle(Benzemezlerle) ittifak yapmakta sakınca görmedi. Bu da faydadan çok tepkilere neden oldu… Bugün halkın yerelden çok ülke siyasetiyle ilgilenmesi buna en büyük örnektir. Halk olup bitenlere kayıtsız değildir. Ne olursa olsun “önce ülkem” diyenlerin sayısı oldukça fazladır. Kamuoyu araştırmaları olsun, halktan aldığımız tepkiler olsun, Kandil’le ortaklık kurup,FETÖ’ ye ümit bağlayanları Türk milleti bu seçimlerde affetmeyecektir. Biz gelişmekte olan bir ülkeyiz. Sorunlarımızın olması normaldir. Önemli olan istikrarı yakalamak, doğruyu bulmak ve çözüm üretmektir. Yeni hükümet sistemi daha geçiş dönemindedir. Yeni yeni oturuyor. Hedef koyan Türkiye, istiklaline sımsıkı sarılarak, geleceğini güvenli kılmak istiyor. Her kim “Beka sorunu yok “ diyorsa emin olun bekamızı kim bozmak istiyorsa onlara hizmet ediyordur. Ellerini kanla yıkayanlarla aralarına mesafe koyamayanlar, ellerindeki, yüzlerindeki o kan lekesini ebediyen temizleyemezler. Türkiye ne zaman birlikteliğini sağlamaya kalksa, şaha kalksa ABD, AB ayağa kalkıyor. Hasımları ‘hısım’ yapma, bin yıllık kardeşliğimizi pekiştirme gayretlerimizi engellemeye çalışıyorlar. Bunda başarılı olamayacaklardır. Cumhur ittifakı devletin ve milletin bekasıdır, millet aklıdır. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin iradesiyle kurulan bu ittifakın amacı, Türkiye’yi hedeflerine ulaştırmaktır. Çünkü bizim “Büyük Türkiye” idealimiz var.
Saygılarımla
Mehmet Ünlü
