Bir insanın yaşayıp yaşamadığını nasıl anlarsınız?
Nefes alıp veriyor mu, nabzı atıyor mu, teni sıcak mı bakarsınız, olumlu tepkiler veriyorsa yaşıyordur.
Toplum içinde, sokakta, kahvede, işte güçte bir süre görünmeyen dostlarınızı merak edersiniz; hasta mı, seyahatte mi yoksa başka bir sıkıntısı mı var, diye sorgularsınız. Aynı şekilde facebook, Instagram, Messenger, WhatsApp ve Twitter gibi sosyal medya mecralarında mavi ışık (çevrimiçi) yanıyor, mesaj geliyor, paylaşım yapılıyorsa orada hayat vardır; merak ettiğiniz her kimse yaşıyordur.
Çocukluk ve öğrencilik yıllarında, iş hayatınızda, askerlikte, sendika veya siyasette edindiğiniz arkadaşlarınız, dostlarınız vardır; sık görüşemiyorsunuz, haber alamıyorsunuzdur; yanan bir mavi ışık, bir mesaj veya paylaşımını görmeniz sizi mutlu eder. Onlarla ilgili endişeleriniz, kaygılarınız varsa, bir tık kadar yakın, hemen haberleşebilirsiniz. İzini kaybettiğiniz nice arkadaşlarınızı bu mecralarda bulabilir, yeni başlangıçlar yapabilirsiniz.
Dijital hayat böyle bir şey! Artıları, eksileri; faydaları, zararları vardır. Her şey sizin elinizde; iyi yönde kullanırsanız iyi, kötü yönde kullanırsanız kötüdür. Kimileri saldırı amaçlı, kimileri ticari veya siyasi amaçlı kullanır, kimileri de mutluluk veya mutsuzluklarını paylaşır. Bu mecralarda her şey gerçek değildir. Toz pembe bir hayat tablosu sunanların, derin üzüntüler yaşadığını görürsünüz zaman zaman. Çevrenizdeki insanların sosyal mecralardaki sunumlarından bu durunu teyit etmeniz zor değildir.
Siz ne kadarına izin verir ne kadar bilgi koyarsanız o kadarını öğrenir insanlar hakkınızda. Adli sicil belgesinde, “Adli sicil varakasında sabıka kaydına rastlanmamıştır” yazıldığı gibi… “Yok” demiyor, varsa bile rastlanmamıştır diyor.
Dijital dünyada her yerden, herkesten, her şeyden haber alsanız da yalnızsınız; bir süre sonra kendi içinize kapanırsınız. İnternet dünyasının ve sosyal medyanın en olumsuz tarafı budur. Özellikle gençler bu mecraların girdabından kurtulamıyor. Ülkemizde, internette harcanan vaktin dünya ortalamasının üstünde olması düşündürücüdür.
Evet sosyal medyanın faydası çoktur, ama yüz yüze temasın yeri başkadır. İnsanlara dokunmak, göz teması, sohbet sıcaklığı önemlidir.
Sosyal medya işlerimizi ve ilişkilerimizi destekleyici bir unsur olmalı, hayatımızı teslim almasına izin vermemeliyiz.
MehmetAkpınar
Mut, 200924
