DOLAR
38,4149
EURO
43,7601
ALTIN
4.095,06
BIST
9.432,55
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mersin
Az Bulutlu
22°C
Mersin
22°C
Az Bulutlu
Pazar Az Bulutlu
24°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
23°C
Salı Az Bulutlu
22°C
Çarşamba Yağmurlu
22°C

SU İÇMİŞ DE KARAKAYA’DAN

A+
A-

Göksu Vadisi boyunca irili ufaklı birçok köy sıralıdır.  Ermenek’ten çıkar, eğri büğrü akarak Silifke’den Akdeniz’e ulaşır. Çamlarla, zeytinliklerle kaplı tepelerin, dağların yamaçlarında, eteklerinde, su başlarında konaklamışlar konar-göçerler. Bir daha gitmemişler, yurt yuva tutmuşlar. Geldikleri yöredeki isimleri yeni yerleşim yerlerine vermişler.

      Konar –göçer Boynu İnceliler daha gezginler. Daha yerleşememişler, konmamışlar bir türlü. Karakaya’dan geçmişler bir gün. Konaklayıvermişler günü birlik. Su içmişler deli pınardan. Bu pınardan su içenler çok mu çok akıllı

Oluyorlarmış. Elif Gelin de su içmiş bu konaklama sırasında.

 Yurt yuva yok. Akdeniz’den Akşehir gölü, Aladağlar arasında gitmişler gelmişler. Yol görünmüş bir gün Kıbrıs’a gitmişler. Toprağa, güneşe kavuşmuşlar. Burada çalışıyorlar, ev bark derken; komşularında ne varsa onlarda edinmeye başlamışlar. Her şey güzelmiş ama çamaşır makinesi daha güzelmiş. Çamaşırları el değmeden bir solukta yıkayıveriyormuş bir solukta Elif Gelin’de basmış düğmeye bir gün;

     “ Bu çamaşırı, alıkları çok iyi yıkıyor, apak ediyor. Şu benim kara oğlanı da güzel, apak etsin “ demiş ve  çamaşır makinesinin içine atmış.  Çalıştırmış. Beklemiş,  beklemiş , çocuk yok. Açmış kapağı, çocuk yok. Koşmuş komşulara ;

     “ Amanın komşular, benim oğlan kayboldu.”

     “ Nerede bacı?”

     “ Çamaşır makinesinin içine atıverdim, yıkansın, deye.”

     “ Neeeeee?” dedi komşusu ve bayıldı heyecandan. Elif Gelin ne yapacağını şaşırmış öbür komşuya koşturdu.

     “ Komşu ..Komşu, benim oğlanı çamaşır makinesinde kaybettim.”

     “ Ne arar kız çocuk orda?” Şaka sanmıştı komşusu. Merakla eve

Koşa, koşa gittiler. Kendine gelen Ayşe Hasan’da onlara katıldı. Evin merdivenlerini üçer, beşer çıktılar. Çamaşır makinesi hala çalışıyordu. Ayşe Hasan fişi çekti. Açtılar kapağı; bir köpük yığını vardı suyun içinde.

    “ İşte oğlun bacım…”

    “ Nerede oğlum, göremiyom ben?”

     “ Başın sağ olsun.”

    “ Ne o? Öldü mü benim oğlum?”

    “Tabi baksana kemik bile kalmamış.”

    “Vah yandım anam. Ben ne edeceğim şincik.  Öldürür vallaha kocam. Hep onda kabahat, şu makineyi getirmeseydi.”

     “ Haber verelim, haber verelim Savcılığa.” dedi Ayşe Hasan.

  “ Olmaz, içeri atarlar kadıncağızı.”

     “ Atmazlar kendi düşmüş der.”

     “ Yok, yok yalan söyleyemem. Ben attım çocuğumu, ama pak olsun deye.”

    “ Anam, bacım, bak seni atarlar içeri.”

    “ Atsınlar dışarıda ne yapacağım ki oğlum olmadıktan sonra.”  Ayşe Hasan ayrıldı.5- 1O dakika sonra polisler geldi. Savcı ve doktor onu takip etti. Gazeteciler merakla bakıyorlardı.

    “ Çocuğu ne yaptın?”

    “ Çocuğumu buraya atmıştım, yıkansın deye.”

    “ Sen mi attın, çocuğu buraya.” Diye savcı.

    “ He ya ben attım. Temiz olsun, yavrum deye.” Doktor geldi baktı. Parçalar vardı ilaçlı suyun içinde.

     “ Otopsiye, çamaşır makinesini götürün.” Dedi Doktor.

     “ Tutuklayın bu kadını, kocasını.” Ellerini kelepçelediler götürdüler Karakola. Bir polis kaldı evde.

     Sordu iddia makamı:

    “ Çocuğunu neden öldürdün?”

    “ Ben öldürmedim.”

    “ Ben attım diyorsun.”

    “ Ben attım ama; öldürmedim. Hiç yavrusunu öldürür mü ana?  İçim kan ağlıyor. Beni de atın o makinenin içine. Yavrumu orada bulurum belki.”

     “ Buluşun.”

     “ Deli mi bu kadın?”

     “ Allah beterinden etsin.”

    “ Nereliymiş bu kadın ?”

    “ BOYNU İNCELİ “ dedi bir kadın. Diğer bir kadın ekledi.

    “ SU İÇMİŞ DE KARAKAYA’DAN. ”

Yazarın Diğer Yazıları