Yıllar önce bir lise öğrencisine kalburu sormuştum, bilememişti…
Birkaç yıl önce, Karacaoğlan Ortaokulunda okuyan bir öğrenciye Karacaoğlan’ı sormuştum, bilememişti…
Geçenlerde, ilkokul dördüncü sınıfta okuyan bir öğrenciye çam ağacını sormuştum, bilememişti…
Orta yaş ve yukarısı için abartı gibi gelse de, bunların hiçbirisi abartı değil.
Oysa Mut Yörük kültürünün egemen olduğu bir yer, yıllardır Karacaoğlan Bayramları yapılır, okulun adı Karacaoğlan, her bir yanı çamla dolu…
Mut’un çocukları, gençleri, öğrencileri böyleyse büyük kentlerin çocukları nasıldır kim bilir!..
Kültürden, sanattan, tarihten, doğadan, yaşamdan kopuk, çarpık bir eğitim sisteminden başka ne beklenebilir ki!..
Varsa dincilik yoksa dincilik! Ve sosyal medya bağımlılığı, iletişimsizlik… Çocukları yarış atına çeviren, ezbere, sınava, kuru bilgiye dayalı bir sistem…
Ne yazık ki eğitim sistemimiz bir fabrika, çocuklarımız da birer ürün. Ürünlerin dışı bildiğimiz insan, ama içleri bambaşka; insana benzemez benzemez, yeni yaratılan bir ürün; dışı domates içi domates değil, dışı yumurta içi başka bir şey gibi…
Japonya bir dünya devi. İlk atom bombasının atıldığı ülke. Yüzölçümü bizden çok küçük ama bilimde, teknikte, sanayide, eğitimde, sağlıkta, ekonomide bizden kat kat önde.
Japonya’daki İlkokullarda kitaba, ezbere dayalı bir eğitim sistemi yokmuş.
Konu göl mü; bindiriliyormuş öğrenciler okul otobüsüne, göl, gölde öğretiliyormuş…
Konu resim sergisi mi; bindiriliyormuş öğrenciler okul otobüsüne, resim sergisi, resim sergisinde öğretiliyormuş…
Konu savaş mı; bindiriliyormuş öğrenciler okul otobüsüne, götürülüyormuş Hiroşima’ya, Nagazaki’ye, savaş oralarda anlatılıyormuş…
Bizse böyle bir ülkeden ala ala, “Kız okulları” almaya karar veriyoruz!
Oysa oradaki kız okullarının tarihi bir dayanağı; kültürü, geleneği var. Hiçbir kız erkek ayrımcılığı amaçlı değil.
Bizde de var böyle tarihi kökleri olan kız liseleri. Buradaki amaç da ayrımcılık değil.
İşte bu dev ülkenin esinlenile esinlenile bir tek “kız okullarından” esinlenilmiş ki, yeni “kız okulları” açılacakmış bizde de.
Yönünü geriye dönmüş, herkes Ay’a biz yaya…
Oysa yaşam ve dünya, kadınla erkek iç içe…