DOLAR
35,6798
EURO
37,4767
ALTIN
3.181,09
BIST
10.104,85
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mersin
Çok Bulutlu
16°C
Mersin
16°C
Çok Bulutlu
Cumartesi Açık
18°C
Pazar Açık
18°C
Pazartesi Açık
17°C
Salı Az Bulutlu
18°C

Nihat MUSTUL

YAZARIN KALEMİNDEN

MUT’TAN SÖZLER SÖYLEYİŞLER / 38

A+
A-

“Beş liraya bir şişe su, on liraya tuvalete git!
Mehmet Çiftçioğlu
+++
“Seçim bu, avradın gırığından oy istetir adama.”
Kuskanlı Gara Mehmet
+++
“Yalnızlığımla baş başa gökyüzüyüm / İnsanlarla baş başa denizlerim.”
İlna Nazil
+++
“En bilinmedik ben varım içinizde. Çünkü her gün kendimi yeniliyorum.”
Hasret Özcan
+++
“Kıskanılmayı seviyorum. Kötüyü kimse kıskanmaz.”
İlna Nazil
+++
“Her yeri ve her şeyi görebilen insan, aynayla ancak gözlerini görebilmiştir.”
Aysun Çamdeviren
+++
“Bilborda ‘afişlik’ desem, afişe ne diyeceğim?”
İlna Nazil
+++
“Mehmet Çiftçioğlu bu; birkaç kişi söyleşiyoruz; bir duvara tuğla mı gerekiyor, bir giysiye süs püs ya da yamalık mı gerekiyor, güneşte yanan bir başa şapka mı, bir şiire bir sözcük, bir birinciliğe alkış ya da bir tencereye kapak mı gerekiyor, o uçsuz bucaksız belleğinden buluveriyor bir anda, insanı şaşırtırcasına!”
Nihat Mustul
+++
“Domates, olmadı salatalık, olmadı biber, olmadı bamya, olmadı zeytin, olmadı kayısı, olmadı kayısın yeni bir türü, olmadı armut… Mut insanının ömrü böyle geçiyor arkadaş.”
Mehmet Çiftçioğlu
+++
“Torun varsa evin içi doludur.”
Mahmut Çetin
+++
“Nerde o eski günler; daha düne kadar çıtlık toplamaya giderdim, alıca giderdim, andız pekmezi yapardım, sonra dağ armudu, dağ eriği toplardım… Ahooo!.. Tozunu dumanını attırırdım dağların! İlk kez bu yıl yaşlandığımı anladım arkadaş, hiçbirine gidemedim, içimden gelmiyor yahu, üstümde bir yorgunluk var…”
Ali Uçar

Yazarın Diğer Yazıları