Yanılmıyorsam 1993’tü, Hürriyet gazetesinde bir haber okumuştum. Şöyle diyordu haberde, “Dünyada demokrasinin en iyi uygulandığı yer Finlandiya.”
30 milyon örgütlü insan varmış Finlandiya’da. İlk başta şaşırmıştım buna. Çünkü Finlandiya’nın nüfusu o yıllarda 7 milyon kadardı. Meğer bir insan dört beş yerde örgütlüymüş; partide, sendikada, dernekte, kooperatifte…
Evet, örgütlülüğün demokrasiyle direk ilişkisini açıklıyordu bu da.
Aslında bütün dünya bu tür örneklerle dolu. İşte bu yüzden de toplumun örgütlenmesinden korkanlar, demokrasinin gelişip güçlenmesini istemeyenlerdir.
Yine bir yerlerde okumuştum. Tarihteki Fransa Mısır savaşlarında yenilen hep Mısır ordusu olurmuş. Oysa Mısır ordusu sayıca daha çok, Fransız ordusu daha az. Ama Fransız ordusunun örgütlenme düzeyi daha yüksek, Mısır ordusunun daha düşük. Nedeni bu.
O kendi bakış açısından söylese de, genel kural doğru olan bir şeyi Demirel de söylerdi hep, “Örgütlü toplumu yönetmek daha kolaydır” diye.
Sınıflara göre demokrasi anlayışı ayrı olsa da, “Demokrasi nedir?” diye kime sorulursa sorulsun, kesinlikle “özgürlüktür” diyecektir herkes.
Bu yüzden demokrasinin bir adına da özgürlük diyebiliriz.
Yukarıdaki örneklerdeki gibi örgütlülükten geçer bu da.
Bunun için örgütlü olmak çok olmaktır, güçlü olmaktır…
Bir elen nesi var, iki elin sesi var gibi…
Birlikten kuvvet doğar gibi…
Ben yerine biz gibi…
Şimdi gelin somutlayalım bunu.
Düşünün ki yaşadığınız yerin nüfusu 100 bin. Ama örgütsüz bir toplum; kimsenin birbiriyle hiçbir bağlantısı yok, herkes bir başına, 100 bin tane dağınıklık, 100 bin tane bana necilik, 100 bin tane ayrı ayrı ses, birbirinden ilintisiz 100 bin yol, tek tek 100 bin kişinin 100 kilo yükü kaldıramaması…
Öbür yanda da 100 tane örgütlü insan; birbiriyle her an iletişim içinde, bir bir 100 tane tek bir güç, 100 tane birleşik us, 100 tane kararlılık, 100 tane aynı bilinç, ortak disiplin, 100 tane biz, 100 kişilik tek ses, koro, tek tek 100 tane tek bir el, birden çok yol ama 100 kişinin birlikte bir yolda yürümesi, hep birlikte 100 kişinin 5 ton yükü kaldırması…
Şimdi siz söyleyin, 100 kişi mi çok 100 bin kişi mi?..
Ve hangisi daha güçlü?..
Ve dünyayı hangisi kurtaracaktır?..
Sevgiyle, sağlıkla, saybanla…
